gündem

Bumerang - Yazarkafe

...

...
KASTAMONU etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
KASTAMONU etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

20 Mart 2010 Cumartesi

BAŞIMIZ SAĞOLSUN
mekanın cennet olsun
ERZİNCAN ÜNİVERSİTESİ REKTÖRÜ

PROF. DR.ERDOĞAN BÜYÜKKASAP

1962 yılında Kastamonu'ya bağlı Tosya ilçesinde doğdu. 1983 yılında Atatürk Üniversitesi Eğitim Fakültesi Fizik-Matematik Bölümünden mezun oldu. 1983 ile 1986 yılları arasında öğretmenlik yaptı. 1986 yılında bölümünde araştırma görevlisi olarak göreve başladı. Nükleer Fizik alanında 1988 yılında Yüksek Lisansını, Atom ve Molekül Fiziği alanında 1991 yılında doktorasını tamamladı ve aynı yıl yardımcı doçentlik kadrosuna atandı. 1994 yılında doçent oldu. 1997 yılında İngiltere Leeds Üniversitesi'nde çalışmalarda bulundu. 1999 yılında Profesörlük kadrosuna atandı. Anabilim Dalı ve Bölüm Başkanlıkları yaptı. 2001-2005 yılları arasında Atatürk Üniversitesi Ağrı Eğitim Fakültesi Dekanlığı görevini yürüttü. 2005 yılında Erzincan Eğitim Fakültesi Dekanlığı görevine atandı ve bu görevini yürütürken 18 Mayıs 2007 tarihinde Erzincan Üniversitesi Rektörlüğüne atandı. Yabancı Dili İngilizce olup, Nükleer Fizik, Atom ve Molekül Fiziği ve Öğretmen Yetiştirme ve Fizik Eğitimi alanlarında 74 ü yurtdışı olmak üzere toplam 168 yayını bulunmaktadır.
Oğlu Çağrı Büyükkasap Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinde, kızı Nisa ise Erzurum'da Özel Bilkent Erzurum Lisesinde okuyor. Emekli öğretmen olan eşi Gülten Büyükkasap ise kızı Nisa'nın eğitimi için Erzurum'da oturuyordu.


 Oğlu Çağrı Büyükkasap,
"Bir gün bende babam gibi çıkacağım bu kürsüye, 'akıcı konuşacağım, herkes beni dinleyecek' diyordum. Şu an kürsüdeyim konuşuyorum ve herkes beni dinliyor. Gerçekten ilginç. Babam bana nasıl babaysa sizlere de öyle baba idi. Ben öyle düşünüyorum. Her akşam telefonda konuşurduk. Sürekli projeler anlatırdı. Artık ben sıkılırdım. 'Baba yeter, proje proje.' O sürekli proje anlatırdı. 'Oğlum kafamda şu var. Kafamda bu var ' diye. Baba derdim. Niye Kastamonu'dan gittin? Ağrı'da 4 yıl dekanlık yaptın. Ağrı'da 4 sene, Erzincan'da 2 sene dekanlık, 3 senede rektörlük yaptın. Niye yani? 'Vatan derdi, millet derdi, hizmet bekler' derdi. Burada derdi, 'yıllarca ekmeğini yedik. Ben buraya hizmet etmeden gidemem' dedi. 'Burayla benim gönül bağlarım var' derdi . Biz burada 'bir aileyiz' derdi. Anadolu'da bir 'dünya üniversitesi' derdi. Her konuşmasında Erzincan Üniversitesi 'bir ailedir' derdi. 'Devam edeceğiz' derdi, 'yılmayacağız, yıkılmayacağız' derdi. Mekanı cennet olsun" diye konuştu

TÜRKİYE NİN BAŞI SAĞOLSUN
BÖYLESİNE DEĞERLİ , BAŞARILI BİR YETENEĞİ KAYBETTİK.

YÖK BAŞKANI "ERZİNCAN ÜNİVERSİTESİNİ YOKTAN VAR ETTİ, TEMİZ BİR SİCİLİ VARDI"
YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan isi YÖK ile ilişkilerinin son derece iyi olduğunu belirterek, "Gördüğünüz bu kampusu yoktan var etti. Ailesinden çok bu kampuse vakit ayırdı. Herhangi bir yolsuzluk veya hatası olduğunu zannetmiyorum. YÖK'te bu hususla, kendisiyle ilgili hiçbir bilgi yoktur. Şikayet gelmemiştir. Onun için insanların onu bahane ederek hocamız hakkında bazı düşüncelere sahip olmasını da istemem. Sadece çok temiz bir sicili vardı. Son derece temiz bir sicili vardı. Böyle güler yüzlü, böyle başarılı, her zaman fevkalade beyefendi birisi idi. Ani ölümü beni şoke etti. Tüm ailesinin başı sağ olsun" dedi.
BAKAN YILDIRIM, "ESERLERİ ORTADADIR"

Son konuşmayı yapan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım da rektörün ölümünden derin üzüntü duyduğunu bildirdi. Bakan Yıldırım, "2006 yılında Erzincan Üniversitesi kurulduktan sonra Mayıs 2007'de göreve başlayan ve hemşehrilerimizle bir araya gelerek Erzincan Üniversitesini nasıl kısa sürede Anadolu'nun ortasında bir Avrupa Üniversitesi telaşı ile gece gündüz gayret etti. Kendisi adeta ailesini hiçe sayarak çalıştı. Eserleri ortadır. Tüm Erzincan halkımızın ve ailesinin başı sağ olsun"diye konuştu.

CUMHURBAŞKANI GÜL, BAŞBAKAN ERDOĞAN ÇELENK GÖNDERDİ

Törende Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Tayyip Erdoğan, Türk Fizik Derneği , Türkiye'nin çeşitli üniversitelerden gelen 100 kadar çelenk dikkat çekti. Atatürk Üniversitesinden eski çalışma arkadaşları Prof. Dr. Büyükkasap'ın "Tosyalı İsmail'in oğluyum. Devlet beni okutmuş, rektör etmiş. Bu şeref bana da yeter çocuklarıma da. Onurumdan haysiyetimden taviz vermem" dediğini sık sık vurguladılar. 'Hayat dolu, esprili, vefalı, dürüst, mütevazi, ilkeli, aydın, vatanperver, saygılı' nitelendirilmelerinin yapıldığı Prof. Dr. Büyükkasap'ın her hafta ailesiyle geçirmek için Erzurum'a geldiğini anımsattılar.

2 Şubat 2010 Salı

TOSYALI GAZİ FIRAT ZORBA


Doktorların bile ümidini kestiği uzman çavuş beyninin üçte biriyle hayata tutundu !

Gazi Uzman Çavuş mücadelesini kazanmayı bildi. Uzman Çavuş Zorba ve silah arkadaşları, 7 Haziran 2009'da Cudi'deki operasyonda teröristlerle çatışmaya girdi. Teröristlerin açtığı ateşte, bir Kalaşnikof mermisi 25 yaşındaki Zorba'nın başına isabet etti. Kafatasını ve beynini parçalayan mermiyle kanlar içinde yere yığılan Zorba'yı arkadaşları önce öldü sandı. Bir süre sonra ağır yaralı olduğu anlaşılan zorba helikopterle Şırnak Askeri Hastanesi'ne kaldırıldı.
Zorba, ilk beyin ameliyatını burada oldu. Ameliyat sırasında kalbi 2 kez durdu. 
Diğer doktorlar "Yaşamaz. Şehit oldu" dedi. 
Ancak, bir tabip yüzbaşı "Hayır, sonuna kadar devam edeceğiz" diyerek art arda kalp masajı yaptı, Zorba'nın kalbine üçüncü kez yaşam verdi. Buradaki ilk ameliyatın ardından Zorba, Gülhane Askeri Tıp Akademisi'ne (GATA) kaldırıldı. Zorba'nın GATA'daki ikinci ameliyatında kurşunla parçalanan beyninin üçte ikisi alındı. 111 gün yoğun bakımda kaldı. Doktorlar ailesine "Her an kaybedebiliriz, Hazırlıklı olun" dedi. Zorba'nın kendisinden 6 yaş büyük ablası Dicle Zorba, 111 gün boyunca "Bana bir kez daha ablam desin" diye dua etti. Zorba, 112. gün gözlerini hayata yeniden açtı. Zorba, artık ablasına "ablam" diyebiliyor. 
 
DÜNYADA ÖRNEĞİ YOK
Kafatasında ciddi ezilme olan Zorba'nın durumunda dünyada bir başka örnek daha yok. Zorba için facebook ve twitter gibi sosyal paylaşım sitelerinde dua grupları oluşturuldu. Binlerce kişi bu gruplara üye oldu.
Soruları yanıtlayan abla Dicle Zorba, "Doktorların çabaları ve o tanımadığımız binlerce kişinin pozitif düşünceleri kardeşimi yaşattı. Onun için dua eden herkese teşekkür ediyorum" dedi. Zorba ailesi, oğulları Fırat'ın iyileştiği günlerde ikinci bir sevinç daha yaşadı. Fırat'ın büyük ablasının bir erkek çocuğu oldu. İsim babasının Fırat olmasını istediler. Fırat, yeğenine öyle bir isim koydu ki, bütün aile gözyaşlarına boğuldu: "Mehmet Gazi."

17 Ocak 2010 Pazar



Şırnak'ta PKK'lı teröristlerle girdiği hain pusuda ağır yaralanmıştı


ŞIRNAK'ın Küpeli Dağı bölgesinde PKK'lı teröristlerin kurduğu hain pusuda başından aldığı kurşunla ağır yaralanan ve 7.5 aydır verdiği yaşam mücadelesini kazanan Komando Uzman Çavuş Fırat Zorba, memleketi Kastamonu'nun Tosya İlçesi'nde büyük bir coşkuyla karşılandı.



Gazi Uzman Çavuş Fırat Zorba'yı

karşılamada 400 Araçlık Konvoy ve 6 bin kişi vardı.



VATAN SANA VE SENİN GİBİ VATANI UĞRUNA CANINI ESİRGEMEYENLERE MİNNETTARDIR..


SEVGİLİ HEMŞERİM FIRAT ZORBA,
VATAN UĞRUNA YAPTIKLARINDAN DOLAYI SANA VE SENİN GİBİ YİĞİTLERİMİZE
SONSUZ TEŞEKKÜRLERİMİ VE DUALARIMI İLETİYORUM.
YENİDEN GEÇİRECEĞİN BEYİN AMELİYATIN İÇİN VE
BİR AN ÖNCE SAĞLIKLI GÜNLERİNE DÖNMEN İÇİN HEPİMİZ DUACIYIZ.
TEŞEKKÜRLER

29 Eylül 2009 Salı


ET KABAĞI
PİRİNÇ
SALÇA
DEREOTU
KURU SOĞAN
KARABİBER
KİMYON
TUZ
SIVIYAĞ


Sıvıyağda kuru soğanlar pembeleşinceye kadar kavrulur, salça ilave edilip biraz daha karıştırılır.
Küp küp doğranmış kabaklar ilave edilir, sulandıktan sonra pirinç ve baharatlar katılır,üzerine biraz sıcak su dökülüp,pirinçlerin pişmesi beklenir.Pirinçler piştikten sonra doğranmış dereotu katılıp dinlenmeye bırakılır. Servis yapmadan önce üzerine sarmısaklı yoğurt dökülüp afiyetle yenir.

7 Eylül 2009 Pazartesi

burası diğer teyzemin bağı, alabildiğince yeşillik,
dilediğince meyva ağaçları




27 Ağustos 2009 Perşembe



Alabildiğince yeşillik, tertemiz doğası, çeşit çeşit meyva ağaçları
en önemlisi sıcacık içten bir aile
Burası yazlık olarak kullanılır. kışın şehir merkezindeki evlerinde
yazın ise burada vakit geçirilir.
Görünen minare köy camisinin
Bağdan aşağı tarafa doğru inerken ki görüntü

Dut ağaçları, güller, bal kabağı, domates ,salatalık
Armut ağaçları, kızılcık, karadut, şeftali

ayçiçekleri

üzüm bağları
Tosya şehir merkezinden görüntü

12 Ağustos 2009 Çarşamba


Tosya ilçesi Karadeniz bölgesinin Bati Karadeniz bölümünde, Kastamonu iline bagli bir ilçedir





TOSYA ilçesinin, 52 köyü 1 Beldesi ve 23 adet mahallesi mevcuttur.

2007 yılında yapılan adrese dayalı nüfus sayimina göre 26841 ilçe merkezi, 14205 köyleri olmak üzere toplam 41046 nüfusa sahiptir



Tosya ilçesi Kuzey Anadolu deprem hatti adiyla taninan çok agir depremlere zaman, zaman sahne olmustur.1943 yilinda olan deprem 1000 e yakin can kaybina sebep olmus ve ilçe ile çevresin­de büyük maddi hasara yol açmış.



Tosya’da ağaç işleri sanayi, toprak sanayi, yem sanayi dokumacılık sanayi ve el sanatları gibi değişik sanayi kolları mevcut olup, Özellikle ağaç ve toprak sanayi ilçe ekonomisine önemli bir katkı sağlamaktadır.
Bunların yanında dokumacılık, özellikle kuşak, kese ve tela imalatı 1500'lü yıllardan beri yerel bir meslek dalı olarak gelmektedir. Yılda 3.5 milyon metreye varan tela imalatı yurdumuzun bu alandaki önemli bir ihtiyacını karşılamaktadır.

El sanatlarından olan bıçak ve bıçkı imalatı daha çok hediyelik ve süs eşyası olarak dış pazardaki, önemli bir gelir kaynağı olarak da iç pazardaki yerini almaktadır.



Şehir merkezi

Tosya ile ilgili diğer bilgiler için BURAYA tıklayın.

13 Şubat 2009 Cuma


Kıstı ilçemiz kadın kıyafetlerini tamamlayan en onemli takıdır.İlk defa ne zaman ortaya çıktığı bilinmemektedir.

200 Yıldan fazla bir zamandır kullanıldığı tahmin edilmektedir. Kıstı tam gerdan'da takılı tutulduğu için, bu ad verilmiştir.22 Ayar altından yapılır,Takımı ayak ve kemetten oluşur.En ortaya gelen ayağın yerine geverse adı verilen taşlı kolyeye benzer bir parça vardır.
Tosya altın kıstı seti

Altın eritildikten sonra silindirden çekilerek 6 veya 6.5 mikron kalınlığında şeritler oluşturulur.Bu şeritler kurşun üzerinde oluşturulan kalıp vasıtasıyla çakılarak şekillendirilir, etrafı kesilir ve içine kaynak sızdırılır,Tesviyesi yapıldıktan sonra ağız ağıza getirilerek kaynatılır, tekrar tesviyesi edilir, ip geçecek delikler açılır, deliklerin ağzına fişe adı verilen altın halkalar kaynatılır daha sonra parlatma işlemine geçilir, en sonunda ipe dizilir ve altın kilide bağlanır.
Kıstı 3 Parçadan Oluşur Bunlar; Gerdanlık-Bileklik ve Küpe 'dir
Gümüş kıstı
gümüş kıstı bilekliği

Tosya gümüş kemeri

Tosya kemeri

Tosya gümüş kemerleri

Tosya fesi tarağı

Tosya altın kemeri
YILDIZ KUYUMCU
ÜRÜN SİPARİŞİ VERMEK İSTEYEN
VE AYRINTILI BİLGİ ALMAK İSTEYEN OLURSA
Mustafa ve İsmail Çilingir
iş tel : 0366 313 2501
cep : 0535 446 9191
Yemeniciler çarşısı no: 71\A Kastamonu\ TOSYA
FOTOĞRAFLAR YILDIZ KUYUMCULUK a AİTTİR.TEŞEKKÜR EDERİM.
İlçemiz D-100 karayolu(İstanbul-Samsun) üzerinde bulunmaktadır.
Kastamonu ya 70 km, Ankara ya 240 km, İstanbul a 430 km uzaklıktadır.
Tarihi ipekyolu üzerindedir.

11 Şubat 2009 Çarşamba

KASTAMONU dan TOSYA ya giderken

Güzel Kastamonu muzun , Tosya mızın virajlı yollarında ilerlerken

kışın ortasında bile karla beraber yeşili görmek mümkün.

Şubat ayının ortalarındayız kar yağmış hertaraf bembeyaz

beyaza inat yeşillikler ise kendini alabildiğince sergiliyor.

Yollarımız virajlıdır.

Bizim oraların toprağı bereketli,
yere bakınca toprağı , göğe bakınca gökyüzünü zor görüyorsunuz...

Ağaçlarımız olabildiğince uzun,
aaa bu arada Tosya ya 40 km kalmış.
Tosya mızın diğer fotoğrafları için
http://esradan.blogspot.com/search/label/Tosya
ve
http://metinkasim.blogspot.com/search/label/tosya

NOT: Görülmeye değer yerlerimiz vardır. Tosya ile ayrıntılı bilgileri ilerki günlerde yazacağım.


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...